Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Aynasız Oda Sendromu: Bir Lider Olarak Başarısızlığı Yönetmek

Başarının Işığında Görünmeyenler

Kurumsal hayatın ritmi başarıya göre atar. Yıl sonu hedefleri, büyüme oranları, pazar payları, kârlılık oranları… Başarı; ölçülür, kutlanır, sunumlara konu olur. Başarısızlık ise ya sessizce geçiştirilir ya da hızlıca başka bir anlatıya dönüştürülür. Bu durum, liderlik seviyesinde daha da görünmez hâle gelir.

Üst düzey yöneticiler için başarısızlık sadece kötü bir sonuç değil; çoğu zaman liderliğin, karar alma gücünün ve stratejik öngörünün sorgulanması anlamına gelir. Bu nedenle birçok lider, başarısızlık anlarında refleks olarak dikkat dağıtır, yeni bir hedef belirler, gündemi değiştirir ya da iletişimi kısıtlar. Yani hareket eder ama yüzleşmez.

Bazen her şey yolunda gibi görünür; strateji çizilmiştir, sunumlar hazırlanmıştır, ekip çalışmaktadır. Ama içeride bir şey eksiktir. Kararlar değerlendirilmez, hatalar görünmezdir, geri bildirim gelmez ve lider, fark etmeden aynasız bir odadadır.

Aynasız Oda: Liderliğin Yansımasız Alanı

Aynasız oda, bir metafordur. Liderin başarısızlıkla yüzleşemediği, kendi kararlarını değerlendiremediği, ekibinden ve sonuçlardan kopuk hâle geldiği zihinsel ve kültürel alanı temsil eder.

Bu odada ışık olabilir ama yansıma yoktur.
Veri olabilir ama içgörü eksiktir.
Hareket vardır ama yön bulanıktır.

Lider, aynasız odada kaldıkça kendi hatasını göremez. Ekip ise giderek susar. Organizasyon hatalara değil, sadece başarıya odaklanır. Böylece öğrenme döngüsü sessizce kırılır.

Başarısızlığı Yönetmek Yerine Onu Yönetir Gibi Yapmak

Başarısızlık anları, liderler için hem duygusal hem politik açıdan karmaşık alanlardır. Bu yüzden birçok lider, tam da bu noktalarda bazı reflekslere başvurur ve bu refleksler, zamanla yapılması gerekenmiş gibi tekrar edilir. İşte liderlerin başarısızlıkla karşılaştıklarında yaptıkları ama yapmamaları gereken “kurumsal to-do list”:


– Hızlıca yeni bir hedef belirlemek: Sorunu çözmeden odağı değiştirmek.
– Bağlamı suçlamak: “Pazar koşulları”, “regülasyonlar”, “beklenmedik gelişmeler”…
– Takımı işaret etmek: “Sahiplenme eksik kaldı.”
– Sunum diliyle paketlemek: Gerçek etkiyi görünmez kılmak.
– Retrospektifi atlamak: “Gerek yok, zaten belli.”
– Sessizlik yaratmak: “Bu konuyu bir daha açmayalım.”

Bu davranışlar, kısa vadede lideri korur gibi görünse de uzun vadede güven, öğrenme ve gelişim kapasitesini ciddi biçimde zedeler.

Bedeli Sessizliktir, Körlüktür, Tekrardır.

Başarısızlıkla yüzleşmeyen liderlerin ekiplerinde ve kurumlarında görülen ortak belirtiler vardır:

– Geri bildirim azalır: İnsanlar gerçekleri paylaşmaz.
– Kültürel cesaret kaybolur: “Söylersem yanlış anlaşılır” düşüncesi hâkim olur.
– Tekrarlayan stratejik hatalar oluşur: Çünkü öğrenme gerçekleşmez.
– Liderlik yalnızlaşır: Ayna olmadığında, lider yalnızca kendi sesini duyar.

Harvard Business Review’un yayımladığı bir çalışmada, hataları açıkça konuşabilen ekiplerin verimliliği %30 daha yüksek ölçümlenmiştir. Sessiz kurumlar hızlı karar alabilir ama nadiren doğru karar alır.

Aynayı Odaya Geri Getirmek: Liderler Ne Yapabilir?

Aynasız odadan çıkmak, cesaret ister ama mümkündür. İşte, liderlerin bu metaforik odaya yeniden bir ayna getirebilmeleri için atabilecekleri adımlar:

1. Başarısızlığa isim verin: Adını koymadığınız şeyle yüzleşemezsiniz. ‘’Bu lansman başarısız oldu çünkü müşteri içgörüsünü yanlış yorumladık.’’

2. Gerçek post-mortem kültürü kurun: Her büyük proje sonunda şu üç soruyu zorunlu kılın:

– Ne bekliyorduk?
– Ne oldu?
– Aradaki fark neden oluştu?

3. Kendi hatanızı ilk siz anlatın: ‘’Bu kararda aceleci davrandım.’’, ‘’Veriye değil, içgüdüye dayandım.’’ Liderin açık olması, ekibin açık olmasını sağlar.

4. Yorum yerine sistem kurun: Hatalar, kişilere değil sistemsel boşluklara işaret eder. Aynayı sadece bireylere değil, sürece de tutun.

5. Başarıyı kutlarken başarısızlığa da alan açın: ‘’Bu başarı hangi önceki başarısızlıkların üzerine kuruldu?‘’ Bu soruyla hem başarı derinleşir hem öğrenme görünür olur.

6. Dış yansıma mekanizmaları kurun: 360 derece geri bildirim, anonim öğrenme panelleri, dış danışman retrospektifleri… Bazen liderin kendi göremediğini, dış gözler gösterebilir.

Unutmayın

Başarısızlık, liderliğin zayıf halkası değildir. Görülmeyen, konuşulmayan ve sahiplenilmeyen başarısızlık, liderliği zayıflatır.

Aynasız odada kalmak bir konfordur. Ama liderlik, konfordan değil yüzleşmeden beslenir.

Cesaret, yalnızca karar vermekte değil, hatayı göğüslemekte saklıdır. Ve o aynayı odaya bir kez daha yerleştiren lider, sadece kendine değil kurumuna da yön verir.

“Ayna sadece yüzü değil, niyeti de gösterir.”

Japon Atasözü

Bunu Deneyin

Ekibinizle ya da bireysel olarak bu 5 soruyu yanıtlamayı deneyin:

1. Son 6 ayda yaşanan hangi başarısızlıklar açıkça konuşulmadı?
2. En son ne zaman “Bu benim hatam” dediniz?
3. Şu anda fark etmediğiniz ama başkalarının gördüğü bir liderlik kör noktanız olabilir mi?
4. Ekibinizde biri size rahatça “Bu işe yaramıyor” diyebilir mi?
5. Bugünkü başarınız, hangi geçmiş başarısızlıklardan öğrendiklerinize dayanıyor?